Yağmur ve rüzgârın büyük bir sabırla, uzun yıllar boyunca işlediği lav tabakaları, günümüzün mistik yer altı şehirlerini ortaya çıkardı. Böyle söyleyen biri elbette ki, “Güzel Atlar Diyarı” Kapadokya’dan bahsediyordur. Erciyes, Hasan Dağı ve Güllü Dağ’ın püskürttüğü lavlar, bölgenin inşasında en önemli etken olmuştur. 60 milyon yıllık bir oluşum süreci söz konusu… Hatta hala da devam ediyor bu dönüşüm.
Kayalara oyulmuş evler, yer altı şehirleri ve hatta ibadethaneler bu bölgenin geçmişteki canlılığını gözler önüne seriyor. Şimdi ise yer altı şehirleri meraklıları ile dolup taşıyor. Rengârenk sıcak hava balonları ile bu mistik atmosferi tamamlıyor ve masalsı bir görünüm katıyor. Bu uçsuz bucaksız gibi görünen topraklara geldiğinizde, zamanın durduğunu hissedersiniz. Bilinmeyen bir zamanda, gizemli bir coğrafyada, unutulmuş hayatlara eşlik ediyor gibi…
Kapadokya dediğimiz bölge oldukça geniş bir alana yayılıyor. Nevşehir, Aksaray, Kırşehir, Niğde ve Kayseri’nin sınırlarına kadar ulaşmış, büyük bir bölge… Her mevsim ayrı bir güzelliğe sahip olan Kapadokya, ister kısa turlarla, ister uzun ve keyifli gezilerle keşfedilebilir. Kendi zamanınıza, bütçenize ve zevkinize uygun bir gezi planı oluşturabilir ve burada yeni deneyimler ile keyifli zaman geçirebilirsiniz. Ancak her şeyden önce gezip görmeniz gereken, dünyaca ünlü Kapadokya duraklarını bilmeniz gereke. Kapadokya’da gezilecek yerler listesi, bu seyahatte yolunuzu aydınlatmak üzere hazırlandı. Sonrasında ise yolculuğunuzu kolaylaştıracak, ulaşım, yeme – içme ve benzeri ile ilgili bilgileri almayı unutmayın. Hadi başlayalım!
Kapadokya gezilecek yerler listesi
Kapadokya’nın kalbi: Göreme
Tarihi ve doğal güzelliğinin yanı sıra, son yıllardaki turistlere hitap eden gelişimi, iyi bir gezi durağı olmasını sağladı. Göreme’de çokça seçenek sizi bekliyor. Göreme Tarihi Milli Parkı ve Açık Hava Müzesi, bu bölgenin odak noktasıdır. Bir günde, hızlıca gezilebilecek bir bölge olmadığından, gezinizin en geniş zamanını Göreme’ye ayırmanızı öneririz. Burada Elmalı Kilise, Aziz Basil Şapeli, Azize Catherine Şapeli, Karanlık Kilise, Yılanlı Kilise ve Tokatlı Kilise, Hıristiyanlık tarihine dair önemli yapıları görebilirsiniz.
Diğer taraftan Aşk Vadisi, 4900 metre uzunluğunda göz kamaştırıcı bir doğal harika… Burayı sıcak hava balonu ile seyretmek ise nefes kesici bir deneyim olacaktır. Tabi bunun için o gün havanın uygun olması gerekiyor. Bunun dışında vadide yürüyüş yapmak da mümkün. Yine uygun havada keyifli bir gezi yapılabilir. Vadinin adını veren hikâyeleri ise yerinde dinlemeli ve adeta bunu hissetmelisiniz.
Güllüdere Vadisi ise görülmeye değer bir başka doğal harikadır. Trekking yapmak için tarihle dolu harika bir rota… Kilise, manastır, yaşam alanları ve peri bacaları, vadinin en önemli zenginlikleridir. 4 km uzunluğunda, oldukça büyük ve zengin bir gezi noktası olacaktır.
Kızılırmak’a rengini veren: Avanos
Demir oksit oranın yüksek olduğu bu killi topraklar, özellikle de yağışların bol olduğu zamanlarda bölgeden geçen Kızılırmak’ı kırmızıya boyuyor. Nehrin adı da buradan geliyor. Peri bacaları, vadiler ve yer altı şehirleri ile donatılmış şehir, çanakçılık, halıcılık ve şarapçılık gibi kültürel değerlerle zenginleşiyor. Bu sebeple de burada denemek isteyeceğiniz, görmek isteyeceğiniz çok fazla değer var.
Paşabağları Müze ve Örenyeri, mutlaka bu bölgede ilk görülecek yer olmalıdır. Peri bacalarının, şapkalı karakteristik görünümü bu bölgeyi farklı kılıyor. Geçmiş zamanlarda keşişlerin inziva yeri olan bölge, bugün hala o mistik atmosferini koruyor. Devrent Vadisi ise bir diğer görülesi durak. Çünkü burada insan siluetlerine benzer doğal oluşumlar var bu hali ile adeta bir devler ülkesi görünümüne sahip.
Dünyanın ilk ve tek yeraltı seramik müzesini görmek isterseniz ise Güray Museum bir sonraki durağınız olmalıdır. Dünyaca ünlü Türk seramik sanatçılarının eserlerini burada görebilirsiniz.
Bölgenin en yükseği: Uçhisar
Kapadokya’nın en yüksek bölgesine kurulmuş bir şehir… Panaromik bir manzara sunan Uçhisar, görkemli bir kaleye sahip. Üstelik burada oldukça fazla konaklama noktası var. Özellikle Lüks Cave otelleri bu bölgede bulabilir ve bölgenin adeta kuş yuvası konumunda olan Uçhisar’da konaklayabilirsiniz. Burada 360 derece görüş açısı ile bölgeyi seyredebilirsiniz.
Bölgenin bir başka gözde etkinliği ise Uçhisar’dan Göremeye uzanan Güvercinlik Vadisinde Trekking yapmaktır. 4100 metrelik vadi, oyulmuş güvercin yuvalarından adını alıyor. Bölgenin tarihinde de yer edinen güvercinler, adeta geçmişten kalan bir miras burada. Güvercin gübresi ile zenginleşen toprakta yetişen çeşit çeşit üzümler ise çok sayıda şarap üreticisini karşımıza çıkarıyor. Yani burada farklı lezzette şaraplar deneyebilir, hatta sevdiklerinize hediye olarak alabilirsiniz.
Başlı başına bir tarih: Ürgüp
Bizans’ın dini merkezi, Selçukluların kalesi, Osmanlıların Kadılık merkezi… Ürgüp, tarihte her zaman değerli görülmüş bir coğrafyadır. Bu sebeple de farklı tarihlere ve farklı kültürlere ait kalıntıları ile zevkli bir gezi sunar. Kısaca Ürgüp’te görülmesi gereken yerleri listeleyecek olursak ise öncelikli olarak şunlardan bahsedebiliriz; Temenni tepesi, Üç Güzeller, Kadı Kalesi, Taşkın Paşa Camii, Rum Hamamı, Ürgüp Müzesi, Kepez Kilisesi, Üzengi Vadisi, Paebe Vadi ve Balkan Kiliseleri.
Temenni Tepesi, Selçuklu dönemine ait anıt mezarların yer aldığı anlamlı bir tepeyken, Üç Güzeller adeta bölgenin simgesidir. İki büyük ve bir de küçük peri bacasından oluşan sembolik peri bacaları, turistik fotoğrafların da olmazsa olmazıdır. Bu sebeple görmek isteyebilir, siz de kendi perspektifinizden bu görüntüyü fotoğraflayabilirsiniz.
Yaşayan tarih: Ortahisar
Bu bölgede, geleneksel yöresel yaşam el değmemiş şekilde sürüyor. Bu sebeple de bölgeye gelen turistlerin ilgisini çekiyor. Son zamanlarda restore edilmeye başlanan eski binalar, artık daha da ihtişamlı görünüyor. Bunun yanı sıra bölgenin altından geçen Balkan deresi, hala sağlamlığını koruyan taş evleri ve simge olan kaleyi de unutmamak gerekiyor. Tüm bu değerleri görürken, Etnografya müzesine uğrayabilir, Hallaç Dere Manastırı’nı görebilir, sıcak butik otellerde konaklayabilirsiniz. Daha çok yöresel yaşama ilgi duyanların uğrak noktası olan Ortahisar’da, benzersiz fotoğraflar çekebilir, zamanın yavaş aktığı birkaç gün geçirebilirsiniz.
Kiliseli yamaçlar: Ihlara Vadisi
Melendiz Çayının etkisi ile oluşmuş, 14 km uzunluğunda ve 200 metreye kadar derinliği olan muhteşem bir vadi… Bunun yanı sıra Ihlara Vadisi, her iki yamacına oyulmuş freskli kiliseleri ile büyüleyici görünüyor. Bu özelliği ile benzersiz olan bu doğal alanı mutlaka seyahat planınıza eklemelisiniz. Bir tür tarihi miras olan bölge, rahatça ziyaret edilebiliyor ve kiliseler ziyaret edilebiliyor.
Büyülü Kapadokya yeraltı şehirleri
Tarihi Hititlere ve hatta daha öncesine kadar uzanan yeraltı şehirleri, özellikle Bizans döneminde yaygın olarak kullanılmıştır. Kapadokya yeraltı şehirleri bilindiği kadarı ile toplam 36 tanedir ve bunların en büyükleri, Kaymaklı ve Derinkuyu’dur. Kaymaklı yeraltı şehri, 8 katlı olması ile göz dolduruyor. Yerin tam 20 metre altında, gizli bir yaşam…
Son durak: Hacı Bektaş-ı Veli Türbesi
Nevşehir’in 50 km kadar kuzeyinde yer alan Hacı Bektaş-ı Veli Türbesi, seyahatinizi anlamlı kılacak bir duraktır. İnsan, evren, tanrı ve hoşgörü temellerine dayalı felsefesi ile tüm insanlığa örnek olan Hacı Bektaş-ı Veli, Kapadokya’nın en özel tarihsel kişilerinden biridir. Bu sebeple de Kapadokya’ya gelmişken mutlaka türbesini ziyaret etmeli, felsefesinin pozitif enerjisini hissetmelisiniz.
Kapadokya’da ulaşım
Kapadokya’ya giderken, havayolu ve karayolu imkânlarından faydalanabilirsiniz. Diğer taraftan Kapadokya içerisinde ulaşımda ise toplu ulaşım çok fazla gelişmediğinden taksi ya da araç kiralama seçenekleri değerlendirilmelidir. Taksi seçeneği de biraz masraflı olabileceğinden, araç kiralayarak özgürce gezebilirsiniz. Bu şekilde hem ekonomik, hem keyifli, hem de özgür bir gezi gerçekleştirmiş olursunuz. Üstelik her mevsim en konforlu ulaşım şekli bu olacaktır.
Kapadokya’ya ne zaman gidelim?
Kapadokya’ya gitmek için belli bir mevsimi ya da zamanı beklemenize gerek yok. Hatta imkânınız varsa her mevsimde mutlaka görmelisiniz bu büyülü coğrafyayı. Yazın güneşi ile sararan bölge adeta göz kamaştırıcıdır ve sıcak hava balonları ile muhteşem bir deneyim sunar. Aynı zamanda kışın kar örtüsü, sıcacık Cave oteller de bambaşka bir Kapadokya ile tanıştırır sizi. İşte bu yüzden ister ilkbahar, ister sonbahar, isterseniz de yaz ya da kış aylarında, hatta mümkünse ilk fırsat bulduğunuzda Kapadokya’yı ziyaret etmelisiniz. Dünyanın dört bir yanından ziyaretçi çeken bu eşsiz topraklar, sizin için yakın ama keyifli bir seyahat rotası olacaktır.
Küçücük de bir ipucu verelim; kış aylarında Kapadokya’nın karlar altında nasıl göründüğünü merak ediyorsanız Nuri Bilge Ceylan’ın “Kış Uykusu” filmini izleyebilirsiniz. Kapadokya’ya âşık olmak için geçerli bir sebebiniz daha var artık.
Bonus Vlog: Muhteşem Kapadokya Tatili
Nerede ne yenir?
Kapadokya’nın hem kültüründen hem de el sanatlarından etkilenmiş bir mutfağı var. Burada denemeniz gereken lezzetlerin başında Testi Kebabı geliyor. Avanos’un meşhur çömlekleri içerisinde pişen kebap, tüm malzemelerin lezzetini bir araya getiriyor. Ağır ateşte çömlekte pişen etin lezzetine bayılacaksınız. Üstelik testi kebabının sunumu da adeta bir şov… Bu açıdan keyifli bir yemek seçeneği…
Etli yemekleri sevenler için benzersiz bir diğer deneyim ise Kayısı Yahnisi. Anadolu’nun etle meyveleri buluşturan özel tariflerinden biri olan Kayısı Yahnisi, sadece burada deneyebileceğiniz özel yemeklerden biri. Kuzu etini, kayısı ile buluşturan tarif lezzetli bir deneyim olacaktır.
Meyve ve etin buluştuğu bir diğer yemek seçeneği ise Ayva Dolması… Bu toprakların mutlaka denenmesi gerekenlerinden biri olan muhteşem lezzet, tatilinizi güzelleştirecektir. Ayva ve etin böylesine bir uyum içerisinde olması ise sizi oldukça şaşırtacak.
Son olarak ise Kapadokya gezinizin bir bölümünde denemeniz gereken Zerdeli Pilav’dan söz edelim. Yine meyvelerle bezenmiş bir tarif… İç pilava benzeyen muhteşem bir lezzet. Bunların dışında daha pek çok özel lezzeti burada deneyimleme fırsatı bulabilirsiniz. Çok sayıda mekân size bu lezzetleri sunacaktır. Ancak bölge bölge ünlü restoran ve kafelere örnek verebiliriz. Örneğin; Uçhisar’da Lil’a ve Seki Restoran birer seçenektir. Diğer taraftan Ortahisar’da Tandır’ı ziyaret edebilirsiniz. Ürgüp’te de Old Greek Restoran oldukça ünlü bir alternatif.
Aktivite önerileri
Kapadokya’da hareketli bir seyahat gerçekleştirebilirsiniz. Burada pek çok farklı deneyimi yaşama imkânınız var. Öncelikle tarihi alanları gezmek ve trekking yapmak, burada yapacağınız en doğal aktivitedir. Diğer taraftan Balon turu, olmazsa olmazlarınızdan biri olacaktır. Ancak balon turu, hava şartlarına göre değişiklik gösterebilir. Yani bazı günlerde bu aktivite mümkün olmayabilir. Bu konuda bilgi almalısınız. Şüphesiz ki, bu mistik toprakları yukarıdan kuşbakışı görmek, muhteşem bir deneyim olacaktır.
El sanatlarına meraklıysanız ise mutlaka Avanos’ta çömlek yapımını öğrenmelisiniz. Burada kısa eğitimler ile işi ustasından öğrenebilir, toprağa değmenin verdiği huzurla gezinizi güzelleştirebilirsiniz. ATV ya da at sırtında safari yapmak ise en keyifli aktivitelerden bir diğeridir. Gezip görülecek oldukça geniş bir alandan söz ediyoruz Kapadokya’da… Bu geniş alanın tamamını yürüyerek gezmek oldukça zaman alıcı ve de yorucu olacaktır. Bu şekilde hem eğlenebilir, hem de bu toprakları keşfedebilirsiniz. Şarap tadım atölyeleri ise ilgisi olan kişiler için tam bir gurme deneyimdir. Bölgenin ünlü üzüm bağları sayesinde şarapçılık gelişmiştir ve çeşitli butik üreticileri ziyaret etmek mümkündür. Oldukça keyifli bir aktivite olabilir.
Bunların dışında Türk gecelerine katılmak, muhteşem bir eğlence olacaktır. Kültürel şovlar ve yiyecekler, gecenizi güzelleştirecektir. Bu sayede akşamlarınızı eğlenceli hale getirebilirsiniz.
Hem bir aktivite seçeneği olan, hem de bir tavsiye niteliği taşıyan önerimiz ise bağ bozumu zamanı Kapadokya’yı ziyaret etmektir. Bu dönemde bölge inanılmaz güzel bir atmosfere kavuşuyor. Burada 50 yıldır Ürgüp Bağ Bozumu Festivali düzenleniyor. Üç Güzeller bölgesinde gerçekleşen festival, oldukça hareketli ve keyifli geçiyor. Gösteriler, konserler ve tadımlar festivalin en can alıcı noktaları… Ayrıca en hızlı üzüm yeme yarışması gibi eğlenceli aktiviteler de olmuyor değil.
Ayrıca Bağ Bozumu Festivaline geldiğiniz dönemde, Bisiklet Festivalini de yakalayabilirsiniz. Burada Eylül ayında uluslararası katılım da alan Bisiklet Festivali düzenleniyor. Bu festival, hem amatör hem de profesyonel bisikletçilerin ilgisini çekiyor. Buram buram tarih kokan sokaklarda pedal çevirmek muhteşem bir deneyim… Festivale katılmak için ise gelmeden önce kayıt olmanız yeterli.
Son olarak ise dolunay yürüyüşünü öneriyoruz. Yanlış okumadınız. Güllüdere Vadisinde gece dolunay yürüyüşü turuna katılabilirsiniz. Nisan ayından Ekim ayına kadar burada neredeyse her dolunayda gece yürüyüşleri düzenleniyor. Katılımcıların hayran kaldığı ve çokça da seveni olan bu aktivite, farklı deneyimler yaşamak isteyenlere hitap ediyor. 20.30’da başlayan turda, kayıt işlemleri ve benzeri işlerin ardından 1 saatlik yürüyüş gerçekleştiriliyor. Müzik dinletisi ve ikramların ardından ise 40 dakikalık bir yürüyüş daha gerçekleştiriliyor. Dolunay yürüyüşünün oldukça orijinal ve ilgi çekici bir aktivite olduğunu kabul etmek gerek.
Konaklama seçenekleri
Kapadokya’da konaklamak seçenekleri oldukça geniş… Klasik tarzda otel ve pansiyon gibi seçeneklerin yanı sıra muhteşem peri bacaları manzarasına sahip otellerde konaklayabilirsiniz. Üstelik bu muhteşem manzaralar sadece lüks otellerde bulunmuyor. Pek çok bütçe dostu konaklama alternatifi de mevcut.
Diğer taraftan Kapadokya’da en ünlü konaklama alternatifi Cave otellerdir. Yani mağara oteller… Bu tür oteller, tam da bölgenin atmosferine uygun bir şekilde tasarlanmış. Bir mağara içerisinde konaklıyorsunuz. Ancak tabii ki bir otel konforunda…
Taş evler ise bölgenin bir diğer karakteristik özelliği. Bu tür villalar, konaklamak için cazip alternatifler olacaktır. Hem yazın serin, kışın sıcak tutan bu villalar, son derece keyifli geziler vadediyor. Üstelik kalabalık gruplar halinde konaklayabilir, ev konforunda tatil yapabilirsiniz. İstediğiniz özelliklere sahip evi bulup, gezi planınızı buna göre yapın, Kapadokya’nın tüm güzelliklerine tıpkı evinizdeymiş gibi şahit olun.
Genel olarak konaklamada, konuma önem vermek doğru bir hareket olacaktır. Eğer turistik bir gezi gerçekleştirecekseniz, yani çevreyi görmek istiyorsanız, gezip görülecek yerlere yakın konumda olmalısınız. Bu yüzden de konaklama için en cazip lokasyonları sıraladık. Bunlar; Avanos, Uçhisar, Göreme, Ortahisar ve Ürgüp’tür. Diğer taraftan Nevşehir’in merkezi ise oldukça uzak bir konumda kaldığından, turistik gezi hedefleyenlere pek önermiyoruz.
Kapadokya’da alışveriş
Kapadokya’da bölgeye özgü çeşitli eşyaları ve ürünleri satın alabilirsiniz. Eviniz için dekor ürünleri, sevdikleriniz için küçük hediyeler ve çok daha fazlası… Peki, bizi burada neler bekliyor? Kapadokya bölgesinden çıkarılan Onyx taşı, ışığı yansıtma özelliği ile harika dekor ürünleri tasarlanmasını sağlıyor. Bu tür ürünler hem evinize götürebileceğiniz harika Kapadokya hatıraları olacaktır, hem de sevdikleriniz için küçük hatıralar… Yine kültürel detaylarla harmanlanmış, el emeği göz nuru takılar, burada karşılaşacağınız ürünlerdir. Alışveriş tutkunlarının, farklı ve değerli ürünleri satın almak isteyenlerin tercih edebileceği takılar, hayatınızın geri kalanında Kapadokya için bir hatırlatıcı olacaktır.
Kapadokya’da alışverişi eğlenceli ve keyifli kılan ürünlerden biri de çömlektir. Kapadokya’ya gelen herkes bilir ki, Chez Ali, ünlü çömlek ustalarındandır. Buradan harika çömlekler satın alabilirsiniz. İsterseniz çömlek yapımını da burada öğrenmeniz mümkün.
Kapadokya’nın meşhur üzüm bağları, çok sayıda butik şarap üreticisini ortaya çıkarmış durumdadır. Böylece farklı lezzetlerde şaraplar deneyebilir, hediyelik olarak da satın alabilirsiniz. Kapadokya’nın yöresel üzümleri, böylece en önemli ekonomik değeri haline gelmiştir ve bugün özellikle gidenlerin önerdiği Kocabağ ve Turasan, en önemli şarap üreticileri olarak karşımıza çıkıyor.
Anadolu’nun acısını, kederini, sevincini, kısacası tüm duygularını yansıtan halı ve kilimleri, dünyaca ünlü değerleridir. Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinden bu yana bölgenin önemli bir değeri olan bu zanaat, bugün evlerimizi süsleyecek harika halı ve kilimlere ulaşmamızı sağlıyor. Renk renk, desen desen halı ve kilimleri görmeden, hatta bir tane de satın almadan buradan ayrılmanız oldukça zor görünüyor. Hatta Göreme’de bir etnik halı ve kilim galerisi olan Galerie İkman da mutlaka ziyaret etmeniz gereken bir adrestir.
Balon turu hakkında bilgi
Yüzünüze çarpan rüzgârın serinliği ile bulutların arasından sarı ve kızıla boyanmış muhteşem bir manzaraya süzüldüğünüzü hayal edin. Hatta hayal olarak kalmasın, Kapadokya’ya gelin, balon turu ile bu hayalinizi gerçeğe dönüştürün. Özellikle evlilik teklifi, doğum günü sürprizi gibi özel zamanlarda da bu seçeneği değerlendirebilirsiniz. Ancak unutmamalısınız ki, hava muhalefetinin olduğu zamanlarda balon turu yapmak mümkün olmayacaktır.
Balon turu yapmak istediğiniz tarihten önce mutlaka rezervasyon yaptırmanız gerekiyor. Hatta ortalama 1 hafta öncesinden rezervasyonunuz olmalı. Konaklama yapacağınız otel de bu konuda yardımcı olacaktır. Acentelerden ve otellerden bu konuda destek olabilirsiniz. Fiyat merak edenler için güncel olarak 700TL/70Euro diyebiliriz, ancak fiyatlar değişken olabiliyor. Rezervasyon yaptırırken net bir fiyat bilgisine ulaşabilirsiniz.
Balon turları, gün doğumunda yapılır ve güneşin adım adım aydınlattığı bu sihirli topraklar, en muhteşem görünümüne kavuşur. İşte bu manzarayı gören birinin Kapadokya’ya aşık olmaması mümkün değil. Böylesine büyülü bir ana şahit olmak, sizi daha canlı kılacak, gezmek ve yeni deneyimler keşfetmek için daha da motive edecektir. Çünkü balon üzerinden gün doğumunda göreceğiniz Kapadokya dünyanın en güzel manzarası olacaktır.
Balon turu, rüzgâr engeli olmadığı sürece havada 1 saat kadar sürmektedir. Toplam aktivite süresi ise ortalama 2,5 – 3 saat kadar sürecektir. Aperatif kahvaltı, uçuş sonrası şampanya ile kutlama ve benzeri aktivite kapsamında yer alır. Bu tür balon uçuşlarında mutlaka uçuş sigortaları yapılmaktadır ve bu önemlidir de. Bu sebeple balon turu öncesinde bu tür detaylar ile ilgili net bilgi almış olmalısınız.
Kapadokya’ya gideceklere tavsiyeler
Kapadokya’da en azından 2 tam gün geçirmeniz ama mümkünse 1 hafta kadar konaklamanız önerilir. Çünkü burada önemli gezi merkezleri var ve mutlaka her birini ziyaret etmelisiniz ki, Kapadokya’yı görmüş olun. Diğer taraftan Kapadokya’ya ulaşım için farklı rotalar tercih etmeniz mümkün. Uçakla civardaki farklı havalimanlarına ulaşabilir ve buradan karayolu ile devam edebilirsiniz. Ancak mümkünse, yakın bir şehirden geliyorsanız kendi aracınız ile gelmelisiniz. Böylece şehir içinde gezmeniz de daha kolay olur. Çünkü Kapadokya, şehir içi ulaşımın pek de gelişmiş olduğu bir yer değil. Uçakla gelmiş olsanız dahi, mutlaka şehri keşfederken araç kiralamalı ya da taksi ile gezmelisiniz.
Kapadokya’da yapılabilecek aktivitelerin en az birkaç tanesini denemelisiniz. Başta balon turu olmak üzere, bölgenin adeta karakteristik bir parçası haline gelen şarap tadımı gibi aktiviteler, gerçek bir Kapadokya turu yapmanızı sağlar. Hani denir ya; “Kapadokya’ya gidince şunları yapmadan dönme!” işte bu aktiviteleri yaptığınızdan emin olmalısınız.
Konaklama alternatiflerinin çokluğu biraz aklınızı karıştırabilir. Ancak bütçenize uygun olacak şekilde seçim yapabilirsiniz. Konaklama noktanızın, gezip görmek istediğiniz turistik lokasyonlara olan uzaklığı da önemli bir etken olacaktır.
Son olarak şu maddeleri de dikkate almalısınız;
- Akşamları yaz aylarında dahi hava erkenden soğuduğundan yanınızda kalın giysiler bulundurun.
- Müze kartı edinin.
- Vadilerde trekking yapmak için uygun kıyafet götürün.
- Trekking’e uygun bilekleri saran ve rahat ayakkabılar önemli.
- Kol çantası yerine hareket kabiliyeti sağlayan sırt çantası gezilerinizde işinizi kolaylaştıracaktır.
Peri bacaları nasıl oluştu?
Peribacalarının oluşumunu merak edenleri, on milyon yıl öncesine götürüyoruz. Bu dönemde yaşanan aktif volkan hareketleri ile yanardağlardan çıkan lavlar göller, platolar ve akarsular üzerinde kalın bir katman oluşturmuştur. Bu yapılar ise zamanlar rüzgârın, akarsuların ve yağışların etkisi ile aşınmıştır. Adeta doğa bu bölgede bir heykeltıraş gibi ince ince büyük bir özenle çalışmış, bugün Peri bacaları adını verdiğimiz yapıları ortaya çıkarmıştır. Bugün hayranlıkla seyrettiğimiz bu doğa harikaları, aslında uzun yıllar boyunca süren bir sanatın nihai sonucu olarak karşımıza çıkmış bulunuyor.
Sel sularının hareketleri, şapkalı peri bacalarının oluşumundaki en önemli etken olarak görülüyor. Dik yamaçlardan aşağıya kendine yol bulan sel suları, sert kayaların çatlaması ve kopmasına sebep olmuştur. Alt kısımların ise daha kolay aşınması, bu konik şapkalı yapıları geride bırakmıştır. Yani özellikle Paşabağı bölgesinde gördüğümüz o büyüleyici peri bacaları görünümü, böylesine bir doğa olayının hatırasıdır. Her bir noktasında farklı bir doğal dokunuşun izlerini görebiliyor, bölgenin bir bütün olarak ilahi bir el tarafından şekillendirildiğini anlayabiliyor. Kapadokya ziyaretiniz öncesinde, bu bilgilere sahip olmak, seyahatinizi daha anlamlı kılacak, bilerek gezmenin özgüveni ile daha keyifli olacaktır.
Kapadokya’ya kaç gün ayırılmalıdır?
Kapadokya, çokça gezilecek yeri olan, harika bir coğrafya. Hemen hemen her zevke hitap eden gezi noktaları sayesinde, adeta pişman olmayacağınız bir rota. Bu sebeple de Kapadokya geziniz için mümkün olduğunca fazla zaman ayırmanız gerekiyor. Elbette 2 günlük bir gezi dahi planlayabilirsiniz. Ancak bu oldukça kısıtlı bir seyahat olacaktır ve muhtemelen bu muhteşem topraklara tekrar geleceksiniz. Bunun yerine ortalama 1 haftalık bir program, size unutulmaz anılar bırakabilir. Üstelik eksiksiz bir gezi de gerçekleştirebilirsiniz. Hem yeme içme, hem turistik gezi, hem aktiviteler, hem de tatil anlamında aradığınız her şeyi burada bulabileceksiniz. Ortalama 1 haftalık bir planla buranın tadını çıkarın en iyisi. Yoksa geri döndüğünüzde bir miktar iç burukluğu hissedebilir ve yeniden gitmek için fırsat kollamaya başlayabilirsiniz.
Kapadokya nerede?
Kapadokya, Türkiye’nin İç Anadolu bölgesinde konumlanmış, adeta tarihin gizli kalmış aynası konumunda olan bir bölge. Nevşehir’e bağlı olmasına karşın, geniş bir alana yayıldığından çevre illere de oldukça yakındır. Aksaray’a sadece 75 km uzaklıkta yer alıyor. Kayseri’ye ise 80 km mesafede… Bunun yanı sıra Niğde’ye 85 km uzaklıkta. Kısacası, çevre illere de oldukça yakın durumdadır. Konya, Mersin ve Ankara’dan ise 200 küsur km yol giderek ulaşılabilir. Yani bu şehirlerden de çok uzak olduğu söylenemez.
Kapadokya, çevre şehirlere olan yakınlığı sayesinde kolay ulaşılabilir bir bölge haline geliyor. Bu şehirlerde yer alan havalimanlarını kullanarak kolayca ulaşabilirsiniz. Hatta uçak bileti fiyatlarını takip edip, en uygun fiyatlısını tercih edebilirsiniz. Bu şekilde hem keyifli hem de hesaplı bir gezi gerçekleştirmiş olursunuz. Unutmayın ki, ulaşım imkanları sayesinde Kapadokya hemen hemen her şehirden kolay ulaşılabilir bir gezi rotasıdır.
Kapadokya gece hayatı
Kapadokya, daha çok kültürel değerleri, tarihi, doğal yapıları ve de el sanatları ile ön plana çıkan bir bölge. Bunun yanı sıra mutfak kültürü, şarap çeşitliliği ve aktivite alternatifleri sayesince cazip hale geliyor. Ancak gece hayatı için, şehir yaşamındaki gibi hareketli seçeneklerin olduğunu söylemek pek mümkün değil. Ancak bazı otellerin bu tür seçenekler sunduğunu da biliyoruz. Yani oteller kapsamında bu tür şehir seçenekleri karşınıza çıkabilir.
Bunun dışında Kapadokya’da gece hayatı denilince akla gelen, meşhur Türk geceleri olacaktır. Bu organizasyonlarda bölgenin ünlü yemekleri yenir, kültürel şovlar izlenir ve keyifli zaman geçirilir. Kültürün, lezzetin, müziğin ve keyfin eksik olmadığı bu geceler turistlerin oldukça ilgisini çekiyor. Unutulmaz anılar biriktirebilir, dostlarınızla keyifli zaman geçirebilir ve benzersiz lezzetler denemiş olursunuz. Bu sebeple Kapadokya gece hayatı denildiğinde akla gelmesi gereken meşhur Türk geceleridir.
1 yorum
Kapadoya eşsiz doğası muhteşem bir yer. Özellikle sıcak hava balonlarının merkezi